Eğer sosyal medya stratejilerinizi planlarken dinlemeyi iş planınızın dışında tutuyorsanız; hedef kitlenizi tanımak, onlarla etkileşime geçmek ve markanızı geliştirmek konusunda bir adım geridesiniz demektir. Sosyal medyada dinleme markanızı geliştirmek, işini büyütmek isteyen işletmeler için kaçınılmaz adımlardan biri. Peki siz sosyal medya yönetimi konusunda çalışırken rakipleriniz neler yapıyor? Rekabetin her zamankinden daha sert olduğu dijital dünyada ne yazık ki artık sadece iyi bir şeyler yapmak yetmiyor. Çıktığınız yolda sizinle birlikte yol alan rakiplerinizi tanımak, onların başarı hikâyelerini öğrenmek veya hatalarını fark etmek pazarlama stratejiniz açısından oldukça önemli.

Bu yazıda şu soruya cevap arayacağız:

Rakiplerinizin sizden daha iyi dinlediğini nasıl anlarsınız?

1. Şikayetlere çok hızlı dönüş yapıyorlar

Markaların kendileriyle ilgili anlattıkları şeylerden daha önemlisi müşterilerin marka, hizmet veya ürünle ilgili yaptıkları geri bildirimlerdir. Kullanıcı deneyiminin satın almada doğrudan etkisi olduğu bilinen bir gerçek. İnsanlar sosyal medya platformlarında çok fazla şikâyet ediyorlar. Bu nedenle markaların kendilerine yapılan yorumlara dönüşleri ve sorun çözme konusundaki hızları da oldukça önemli. Rakibinizin gelen olumsuz bir yoruma dönüş hızı size dinleme konusunda ne kadar başarılı olduğunu gösterecektir. Eğer şikâyete hızlı ve çözüm odaklı bir dönüş yapılıyor, krize dönüşmesine engel olunuyorsa bu konuda etkili bir çalışma yaptıklarını anlayabilirsiniz. Eğer gelen şikayetlere doğru ve zamanında müdahale etmiyorlarsa; bu da size kendi müşteri ilişkilerinizi yönetmek ve rakibinizin bir adım önüne geçmek konusunda olanak sağlayacaktır. Bununla birlikte belli anahtar kelimeleri takip ederek müşterilerin yaşadıkları olumsuzlukları fark etmek size rakibinizden müşteri çalmak konusunda da olanak sağlayabilir.

2. Müşterileriyle onların dilinden konuşuyor

Sosyal medyanın markalar tarafından etkin kullanılmaya başlanmasıyla beraber marka ve tüketici arasındaki mesafe oldukça azaldı. Sadece tek bir seferlik ürün satışı yapmak yerine müşterisiyle sadakat ilişkisi kurmak isteyen markalar artık hedef kitlelerini daha yakından tanımaya çalışarak onların dilinden konuşmaya çalışıyorlar. Bunu yapmanın yolu da hedef kitleyi tanımaktan ve onların ihtiyaçlarını, beklentilerini, sektör hakkındaki yorumlarını duymaktan geçiyor. Siz de markanızı ilgilendirebilecek her türlü konudaki yorumu dikkatle dinlemelisiniz. Bu; size trendleri belirlemek ve sektör lideri gibi davranmak konusunda da yardımcı olacaktır.

Rakipleriniz müşterilerine doğru bir üslupla sesleniyor, potansiyel müşterilerin söylemlerine kulak asıyorsa rakibinizin dinleme konusunda sıkı çalıştığına emin olabilirsiniz.

3. İçerikleri daha fazla etkileşim alıyor

Bill Gates yıllar yıllar önce “Content is king” (İçerik kraldır) dediğinde haklıydı. Ancak bugün geldiğimiz noktada sadece içerik üretmek yetmiyor. Ürettiğiniz içeriğin hedef kitlenizin beklentisini karşılayacak düzeyde olması da büyük önem taşıyor. Rakiplerinizin gönderileri takipçilerin dikkatini çekiyor, onları etkileşime geçmeye teşvik ediyorsa bu; rakip markanın hedef kitlesini iyi takip ettiği anlamına gelir. Markalar ancak hedef kitlelerini doğru tanımladıkları takdirde onların dikkatini çekecek içerikler üretebilirler. Bu da sadece deneme yanılma yöntemiyle bir içerik planlaması yapmaktan çok daha fazlası anlamına geliyor. Rakiplerinizin yayınlarını takip etmek size kendi içerik stratejinizi oluşturmanız ve kampanyalarınızla ilgili yapacaklarınız konusunda oldukça değerli bilgiler verir. Hangi tür yayınlar dikkat çekiyor, hangileri konuşuluyor, ne tür gönderiler daha fazla paylaşılıyor gibi soruların cevapları peşine düşerseniz siz de içerik stratejinizi daha doğru planlayabilirsiniz.

4. Sosyal medya fenomenlerini bulup onlarla çalışmak konusunda başarılılar

Son yıllarda sıkça karşımıza çıkan terimlerden biri de “Influencer Marketing”. Kabaca hedef kitle üzerinde etkin kişi olarak tanımlayabileceğimiz influencer’lar dünyaca ünlü markaların bile gündemine girmeyi başardı. Sosyal medyada takipçileri peşinden sürükleyecek, sizin söylemek istediklerinizi hedef kitlenize söyleyecek doğru kişileri bulmak daha az bir reklam bütçesiyle daha verimli sonuçlar almanıza neden olabilir. Üstelik bu kişilerin zaten takipçileriyle bir duygusal bağ kurmuş olduklarını ve bunu sizden daha etkili bir biçimde yapabileceklerini unutmayın!

Rakibiniz sosyal medyada tam da hedef kitlesine hitap edecek birini bulup onunla çalışıyorsa bu yine dinleme konusunda çalıştığının ispatı. Siz de en kaba tabiriyle sosyal medya fenomenleri olarak adlandırabileceğimiz bu kişileri bularak marka bilinirliğiniz için bir çalışma planlayabilir veya istediğiniz bir ürünü onların tanıtmasını sağlayabilirsiniz. Unutmayın; yapılan paylaşımla etkileşime geçecek, ürününüzü almaya hazır az ama öz olan potansiyel kitleyi bulmak; takipçi sayısından veya elde edilen görüntüleme sayısından çok daha önemlidir.

SONUÇ:

Sosyal ağlarda var olmak, izlemek oldukça katmanlı bir süreçtir. Dikkat çekici paylaşımlar yapmak, hedef kitlenize doğru bir şekilde seslenmek sektörü takip etmekten geçer. İnsanların sizin hakkınızda ne söylediklerini bilmek elbette çok önemlidir. Ancak büyük resmi görmek için hedef kitlenizle birlikte rakiplerinizi de incelemeli, oradan çıkardığınız dersleri kendi işinize yansıtmalısınız. Söz ettiğimiz bu dört başlık size dinleme konusunda rakiplerinizin ne kadar başarılı olduğunu anlamanız konusunda yardımcı olacak etkili konulardır.

Öneri:

Her gün sosyal medya ağlarına, haber sitelerine, bloglara ve daha pek çok mecraya binlerce içerik girişi olurken bunların hepsini takip etmek elbette ki kolay değil. Monitera, dijital dünyayı yakından takibe almak isteyenlerin yanında! Monitera Listen ile 10 milyondan fazla mecrayı tek bir platform ile takip edebilir, markanız, sektörünüz ve rakiplerinizle ilgili bilgilere anında ve kolayca ulaşabilirsiniz.

Üstelik ücretsiz demo talebinde bulunarak ürünle ilgili daha fazla bilgi sahibi olabilirsiniz.